Haftasonumuza farklı bir renk gelsin, değişik şeyler yapalım diye, geçtiğimiz pazar 3. Red Bull uçuş gününe izleyici olarak katıldık arkadaşlarla. Gençler Caddebostan semalarında uçsun(!) bizlere de aktivite olsun dediysekte, çoğu katılımcı çakılmayı tercih etti.
Organizasyon güzeldi başlarda. Uçanlar kaçanlar, helikopterli gösteriler, Hezarfenin Torunlarıyız biz edaları flan. Sonrasında kalabalıklaştı heryer. Hem de nasıl kalabalık. Güneş tepede beynimizi kaynatırken yarışmayı izleyebilmek pek mümkün olmadı başlarda. Güneşi geçtim 3-5 aylık bebeğiyle ve eşşek kadar bisikletiyle o kalabalığın içine karışmaya çalışanlar beni çileden çıkardı. 1 milyar kişinin arasında o sıcakta ne işi var ufacık bebeğin ve işi var zaten adım atılmayacak kadar sıkışık ortamda bisikletin. Bir arbede olsa, bir yığılma olsa ne yapmayı düşünüyordu o kişiler çok merak ediyorum.
Neyse bu saçma dakikaların ardından bir şekilde kendimizi uçuş platformunu görebileceğimiz kıyıdan kırpıdan gölge bir yere atmayı başardık migros tarafında. Gruplar cidden eğlenceliydi. Denizden gelen hafif esintiyle daha da keyifle izleniyorlardı. Kanatsız uçanlar oldu, uçamadan devrilenler, devrilmeyi dahi başaramayanlar oldu 🙂 . Harlemciler çıktı bir ara piyasaya, olmaz dedi horoncular. Arımaya kılıklı beyefendiler olmaz bizde varız dedi. Neşeli bir hava estirdiler baya. Ortalarda bir zamanda dev kanatlarıyla angara börds boy gösterdi. Attı vurdu, tuttu vurdu, vurdu da vurdu. Kendilerine ait olan Türkiye rekorunu biraz daha geliştirdiler, gerisi hikayeydi zaten grupların uçuş konusunda. Çakıldıkları için pek süzülüşlerini izleyemedim :).
Beklediğim gibi olmasa da eğlendiğim bir gündü. “Renk kattı mı?”, idare eder. Redbull fiyatları migrostan pahalı olmasaydı ve kadın sunucu bende mavi ekran etkisi yaratmasaydı daha iyi olabilirdi.
Günün özeti; amele yanığı, sıcak geçmiş bir baş ve hatırlanan çakılma yetenekleri 😉 .